Sevdayı keramette,
Vuslatı kıyamette,
Azadı merhamette
Arama ey gafil boştur!
Yorgun durur derin karanlıkta
Sokak fanusunun nuru,
Amma hoştur; nemrut elinden kurtarmak onuru…
Hoştur, kendin gibi aksetmek aynada ve suda;
Evrenin kubbesinde bahsetmek sevgiliye
Duru duruşların derinliğinden…
Yağmurları hissetmek,
Yeşermeyi bekleyen tohumun habbesinde;
Her hazan yiten çimen gibi
Hoştur, nüksetmek her bahar kendiliğinden…
Gökçe güvercine akşam;
Viran elde baykuşlara gün olur;
Ağlama ey yürek!
Hasret bir gün biter, yürekten sürgün olur…
Buruktur… Amma hoştur;
Uzun yılların ardından
Merhamete sığınmamış her vuslat…